Mersin üyükşehir Belediyesi’nce organize edilen sporun kutfağındakiler panelinde eski milli voleybolcu Neslihan Demir, paralimpik milli yüzücü Sümeyye Boyacı, milli okçu Aybüke Aktuna ile milli tekvandocu Sezen Şevik, sporseverlerle buluştu.
Kongre ve Sergi Sarayı’ndaki paneli Kanal D ve CNN Türk Spor Spikeri Emre Tilev yönetti. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Tilev, “Sporun mutfağındakiler paneli artık bu şehir için geleneksel hale geldi. Farklı şehirlerinde gerçekleştirdiğimiz bu panelin sayısı 300’ü geçti” dedi.
“ŞANS ESERİ BAŞLADIM”
1995 yılında başladığı voleybolda milli takıma kadar yükselen ve sayısız başarıya imza atan Neslihan Demir, “300 kez milli takım forması giydim. 2018 yılının Mayıs ayında da son maçıma çıkarak, mesleğimi sonlandırdım. Orta birinci sınıfa giderken, beden eğitimi öğretmeni ile antrenör geldi, beni seçerek ‘Voleybola başlatıyoruz’ dediler. Tamamen tesadüf eseri başladım. Profesyonel sporculukta bir noktadan sonra kronikleşen sakatlıklarımız oluyor. Belli bir yaştan sonra da bunları tolere edememeye başlıyoruz ve kendi kendimize, ‘Yeter arttık, bırakma vakti geldi’ diyorsunuz. O yüzden bıraktım bende” diye konuştu.
“SU KORKUSU”
Paralimpik Milli Yüzücü Sümeyye Boyacı ise yüzmeye 5 yaşında annesinin teşvikleri ile başladığını belirtirken, şunları söyledi: “İlk başlarda sudan korkuyordum. Sonrasında hocam eğlenceli bir şekilde öğretmeye başladı. Şampiyonlara katılmaya başladım. Her girdiğim yarışlarda birincilik alınca milli takım kamplarına çağrıldım. İlk yüzme yarışıma 2016 yılında Berlin’de katıldım. Meksika’daki yarış benim için aslında en önemlilerinden biriydi. Çünkü ilk dünya şampiyonamdı ve en küçük sporcu bendim. Kaybetmelerim beni daha çok kamçılamış oldu. Brezilya’da ilk kez milli marşımızı okuttum, birinci oldum. Ardından da bu yılın en büyük yarışı olan Avrupa şampiyonasında birinci oldum. Profesyonellik birinci olmak demek değildir. Zirveye çıkmak zor ama orda kalmak daha zor. Bunu başarabilen insan profesyonel olmuş demektir.”
“GÜNDE 8 SAAT ANTRENMAN”
Okçulukla 2005 yılında tanışan Aybüke Aktuna da 365 günün 300’ünü kamplarda geçirdiğini belirterek, “2008 yılından beri milli takımdayım. Çeşitli başarılarım oldu ama en güzeli geçen ay Avrupa şampiyonu olmamızdı. 365 günün 300 günü kamplardayım. Günde 8 saat antrenman yapıyorum. Profesyonel olmak için sporu tüm yaşantına yayıp yaşam biçimi haline getirmeniz gerekiyor” ifadesini kullandı.
“PROFESYONELLİK VE BİLİNÇ”
Mersinli Milli Tekvandocu Sezen Şevik ise şunları söyledi: “Spora ve sanata ilgim vardı, tekvandoyu seçtim, o yolda ilerledim. İlk girdiğim İzmir şampiyonasında ikinci oldum. Her gün çalışıyor, antrenmanlara gidiyordum. Azimle, istikrarla başarıya ulaştım. Profesyonellik, bilinçli olmak demek. Tüm yaşantını spora göre yönlendirmek profesyonelliktir.”
