Şırnaklı Voleybol Antrenörü Yüksel Bayar’ın 2007’de erken yaşta evliliklerin önüne geçmek için kurduğu Voleybol takımı 2’inci ligde mücadele ediyor. Çevresinde gördüğü ve birebir şahit olduğu erken yaşta evliliklerden etkilenen Bayar, kadınların kısılan sesine ses olmak için kurduğu takımın hedefi 1’inci lige yükselmek.
Şırnak Belediyespor Kız Voleybol takımı bölgesel ligde şampiyon olduktan sonra profesyonel lige çıkmayı başardı. Takımın antrenörü Şırnaklı Yüksel Bayar, bölgede yaygın olan çocuk yaşta evliliklerin önüne geçebilmek için 2007’de mücadeleye başladı. Kurduğu ilk takımı da erken yaşta evlilikler yüzünden dağıldı. Antrenör Bayar, insanların çocuğa, kadına ve spora yönelik bakış açısını değiştirmeye çalıştı. Bayar yaklaşık olarak 16 yıldır verdiği mücadele ile 100’lerce kızın okumasına, spora yönelmesine vesile oldu. Bayar’ın yetiştirdiği öğrencilerden bir çoğu öğretmen olurken, bir çoğu da profesyonel takımlarda voleybol oynuyor.
Dicle Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmeni Bölümü Mezunu 37 yaşındaki Yüksel Bayar; “Yaşadığım, gördüğüm birebir tanık olduğum çocuk yaşta evlilikler söz konusu olmuştu. Ve ben sade bir öğretmen olarak buna kayıtsız kalmak istemedim. Özellikle kadın demek güçlü toplum demek bu slogan ile kadın sporcuların çoğalması için her türlü çabayı gösterdim. Bir öğretmen olarak benim görevim olarak bunu yapmaya karar verdim. Ve kadın voleyboluna erken yaşta evliliklerin önüne geçmek için ve kadınların toplumda kısılan seslerine bir ses olabilmek amacıyla sporun global anlamda çok büyük ses getirdiğini gördüğüm için kadın sporuna önem vermeye başladım. Bu vesile ile şuanda üniversitede okuyan 50-60 sporcum var. Farklı kulüplerde oynayan, öğretmen olan bir sürü öğrencim var. Onların varlığı benim için yer yüzünde yaşayabileceğim en büyük gururlardan biri olduğu için kadın voleyboluna öncelik verdiğimi belirtmek istiyorum. Bu vesile ile kadın voleybolunu 2007’de kurup yavaş yavaş kademe kademe yükseltmeye başladım. Tabiki bunun sorunları olmaya başladı. Toplumsal ve kadınlar üzerindeki baskılardan dolayı takımı toparlama konusu biraz problemli meşakkatli oldu. ama başardık. İlk takımımı 2007’de kurdum. Bölgesel ligde mücadele etmeye başladık. Ondan sonra yavaş yavaş katılımlar olmaya başladı. Ailelerin beklenmedik tepkileri ile tabikî karşılaştım. Bunu da spor kültürünün çok fazla gelişmemiş olmasına bağlıyorum. Onu da atlattık. 3 sene bölgesel ligde oynadıktan sonra nihayet 3’üncü lige çıkma playofflarında oynadık. 7 yıl aradan sonra takımı 3’üncü lige çıkarmayı başardık. Halen devam ediyoruz. Ligde oynadıklarını görünce özellikle kız sporcularımızın beden eğitimi bölümlerine eğilimlerinden sonra buradaki ailelerimizin de kızlarını yavaş yavaş spora yönlendirdiklerini gördük. Şuanda iyi bir çıtadayız. Geçen sene Şırnak tarihinde ilk defa 2’inci ligde playofflarda, birinci lige çıkma mücadelesi verdik. Şimdi altyapıdan yavaş yavaş sporcularımız yetişmeye başlıyor” dedi.
Şırnak’ta kurulan Voleybol Fabrikası ile altyapıda çok sayıda sporcu yetiştiğini belirtten Bayar; “En önemli avantajlarımızdan biri de yaklaşık 20 yıldan sonra Türkiye Voleybol Federasyonu tarafından fabrika voleybol okulu kuruldu. Ve fabrika voleybol okulu çerçevesinde altyapıdan yetişen bir sürü sporcumuz var. Kadın, erkek. Özellikle altyapıda kadın sporcularımızın erkeklere göre 5-6 kat daha fazla. Kadınlarımızın ön planda olabilmesi için sporun onlar için çok iyi bir basamak olduğunu biliyoruz. Bunun farkındayız” diye konuştu.
Spor Lisesi 11’inci sınıf öğrencisi Songül Tatar; “Buradakiler iyi bakmıyor spora. Çoğu insan, çoğu anne baba çocuğuna şu gözle bakıyor. Ya başka yere giderse? Ya bir şey yaparsa? Ama inanın spora başlayan insan herhangi bir yere gitmez. Hataya yönelmez. Herhangi bir önyargınız da olabilir spora. Ama önyargınızı bence çocuklarını spora göndererek kırabilirsiniz. Önyargılı davranmayın. Kızlarınıza destek verin” diye söyledi.
Toplum baskısıyla karşılaştıklarını belirten Dicle Keleş; iki yıldır bu takımdayım. İlk önce tabi ki kadın olduğum için olumlu bakılmadı. Toplum baskısıyla karşılaştık bu doğru ama benim ailem destek çıktı bana. Böyle antrenmanlarımı verimli geçirmeye çalışırsam Allah’ın izniyle şu anda milli takımda olmayı isterim” ifadelerini kullandı.
Esma Zeybek ise; Ben voleybola başladığımda akrabalarım benim üstüme çok geldi. Kesinlikle gitmeyeceksin. Erkeklerin oynadığı bir spor dediler. Ben onlara karşı çıktım. Asla öyle bir şey yok dedim. Ve ben bir yıldır buradayım. Kendime güveniyorum. Bu takıma güveniyorum. Milli takıma gideceğime inanıyorum” dedi.