Halkbank’ın en tecrübeli ve sevilen oyuncularından biri Volkan Döne.
Spor organizasyonlarının durduğu şu günlerde Volkan’la yazışarak söyleştik. Takım arkadaşları da soruları ile bu röportaja katkı yaptı.
‘Kuzeyin uşağı’ Volkan… Türkiye’nin en önemli libero oyuncularından. Memleketinin tüm özelliklerini voleybola adapte etmiş durumda. Sert, cesur, gözü kara. Voleybola ilkokul üçüncü sınıfta adım atmış. Kendisini voleybola kazandıran öğretmeni Turgay Erdoğan’ı her daim minnetle anıyor. Volkan Döne voleybolu çok seviyor. Aktif sporculuğu bıraktığında da voleybolun içinde kalmayı planlıyor. Türkiye’ye şampiyonluğu getiren Belarus’la oynanan Altın Avrupa Ligi finalini kalbine yazmış, unutmuyor.
Türkiye’de bir çok takımda oynadıktan sonra bu sezon yolu Halkbank’la kesişti. Halkbank’la ilgili düşünceleri şöyle:
“Halkbank, her Türk voleybolcusunun oynamak istediği, Türkiye'nin güzide kulüplerinden. Sporcuya en iyi imkanı sağlamaya çalışan, başarı odaklı hedefleri olan büyük bir kulüpte olmak elbette benim için de gurur verici. Hedeflerime ulaşmak, şampiyonluklar kazanmak için tercihim Halkbank’tan yana oldu.”
‘PERFORMANSIMIZI ARTTIRDIK’
Halkbank’taki ilk sezonunun enteresan geçtiğini dile getiren milli libero, gerçek anlamda iyi bir takım olduklarına vurgu yapıyor.
Sezonun ilk yarısında iyi mücadele ettiklerini, buna karşın, kimi karşılaşmaları şanssız bir şekilde kaybettiklerini söylüyor. “Ancak ikinci yarıda eksik yönlerimizi gidermek adına daha fazla çalışarak, adaptasyonumuzu sahaya ve skora da yansıtmıştık. Performansımızı üst seviyelere çıkarmıştık. Sezon devam etseydi bu çalışmaların meyvesini alıp başarılı olacağımıza inancım tamdı” diyerek sezon performansını değerlendiriyor.
Gençler, tecrübeliler, yabancı oyuncularla lego gibi birbirlerini tamamlayan bir takım olduklarını ifade eden Volkan Döne, takıma bu sene katıldığını anımsatarak şunları söylüyor:
“Fakat yıllardır birlikte oynuyormuş hissi var. Ben ve yeni gelen diğer arkadaşlarım hiç bir şekilde yabancılık çekmedik, uyum sürecimiz çok kısa sürdü. Bu sene arkadaş ortamı, aile ortamı çok güzeldi; herkes birbirine karşı anlayışlı ve her konuda yardımcı olmanın gayretindeydi.”
Halkbank’ın iki liberosunun da tecrübeli isimler olmasını da değerlendiren Döne, “Rekabet edeceğim kişinin benim gelişimime fayda sağlaması lazım. Bu yüzden, Dayıyla (Hasan Yeşilbudak) aynı pozisyon için mücadele etmek beni olumlu etkiliyor, geliştiriyor. Dayıyla birlikte oynadığım için çok şanslıyım, hem abilik hem kardeşlik yapabilen ender insanlardan” yorumunu yapıyor.
‘GELECEK PARLAK’
Türk erkek voleybolunun geleceğine umutla baktığını ifade eden deneyimli libero, aslında kalitenin yüksek olduğunu, Avrupa’da dereceler alınmaya başlandığını hatırlatıyor. Her yıl üstüne koyarak ilerlediğini, yetenekli oyuncuların kendilerinden öncekileri geçeceğine inancını belirtiyor.
Bu anlamda alt yapının çok önemli olduğunun altını çizen Volkan Döne, “Alt yapı geleceğin şekillendirileceği, hayata dair her şeyin öğretildiği, düzenli disiplinli çalışma gerektiren önemli yerdir. Eğer alt yapımız iyi olursa, yurt dışında daha çok söz sahibi oluruz. Halkbank da alt yapısında başarılı genç ve yetenekli oyuncuları etiştirip A Takım seviyesine getirip onlara şans verme ayrıcalığına sahip. Bu yüzden Halkbank alt yapısındaki gençler çok şanslılar” diyor.
‘ANKARA ÇOK ÖZEL’
Rizeli Volkan için Ankara çok özel ve güzel. “Ankara, bu güne kadar yaşadığım şehirler arasında ulaşımı kolay, imkanları fazla rahatça yaşanılabilecek güzel bir şehir. Tek eksiği denizin olmayışı!
Bana Anıtkabri, Atatürk’ü, TBMM’yi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşunu çağrıştırıyor” diyerek Ankara ile ilgili duygularını anlatıyor. Voleybola verilen arada neler yaptığını soruyoruz.
Bu zorlu süreçte öncelikle evde kaldığını ve yetkililerin verdiği talimatlara harfiyen uyduğunu söylüyor. Çocuklarına bakıyor. Onlara daha fazla vakit ayırıyor. Halkbank antrenörlerinin verdiği antrenman programına uyduğunu ve mental olarak kendisini güçlü tuttuğunu açıklıyor. Volkan, “Umuyorum ki, bu süreç en kısa sürede normale dönecek; ülkemiz gibi biz de kaldığımız yerden devam edeceğiz. Takımımızın birlik ve beraberliği, gücü uyum sorunu yaşamamızın önüne geçecek, tıpkı ülkemiz gibi. Hocalarımızın bizi en kısa zamanda geri dönecek şekilde antrene etmesi bir çok sorunu çözecektir. Çok kısa zamanda hazır hale geliriz. Hem Türkiye, hem Halkbank’ın gücü sorunları aşmaya yeter” diyerek umut mesajları verdi.
TAKIM ARKADAŞLARININ SORULARI
Takım arkadaşları da çok sevdikleri Volkan’a bazı sorular sordu.
Faik Samed Güneş: Milli duyguları yüksek bir abimizsin. Geçtiğimiz yaz ilk kez Milli oldun. Hislerini anlatır mısın?
Voleybola başladığımda ilk hayalim, Ay-Yıldızlı formayı giymekti. Rabbim bana bunu 32 yaşında nasip etti. Hayallerimi gerçekleştirildiğim için çok mutluyum. Milli duyguyu herkesin yaşamasını, ülkesi için mücadele etmesini, bu duyguyu tatmasını çok isterim.
Hasan Yeşilbudak: Hangi şarkının sözlerini yazmak isterdin? Ayrıca, bir yazar olsaydın hangi kitabı sen yazmak isterdin?
Aklımda şarkı sözü yazmak yok. Yazsaydım, Fesupanallah’ı yazardım. Adaletle ilgili kitabın da yazarı olmak isterdim.
Georgi Seganov: Neden diz çökmeden oynuyorsun?
Diz çökmeden oynamıyorum. Ben sadece gerektiğinde diz çökerim!
Abdullah Çam: En isyankar oyuncu kimdir?
Abdullah Çam
Dmitrii Bahov: Savunma seviyenle ilgili ne düşünüyorsun?
Takımdakiler bir şey düşünmeme izin vermeden gerekeni yapıyorlar!
İbrahim Emet: “Bir şekilde” ifadesi sana ne anlatıyor?
Bana anlattığı tek şey ‘Voleybol ilahı’ ‘İbrahim Emetus’tur.